Halk arasında sıklıkla her türlü nefes darlığını adlandırılmakta kullanılan astım, aslında solunum yollarının mikrop içermeyen iltihabi bir hastalığıdır. Astımlı hastaların solunum yolları normale göre daha duyarlıdır ve allerjenler, soğuk hava, sigara dumanı gibi uyaranlara karşı aşırı tepki verir. Hava yollarında kasılma şeklinde ortaya çıkan bu aşırı tepki, nefes darlığı, öksürük, balgam çıkarma gibi yakınmalara neden olur. Düzenli takip ve tedavi ile astımlı hastaların tamamıyla normal bir hayat sürmeleri mümkündür. Kontrol altındaki astım ilerleyici bir hastalık olmadığı gibi, kişinin hayat kalitesini de bozmaz. İlaçlı ve ilaçsız solunum fonksiyon testleri, kanda ve deride uygulanan allerji testleri, astım benzeri yakınmalara neden olan diğer hastalıkların dışlanması amacıyla çekilen akciğer grafisi yardımıyla astım tanısı konulabilir. Erken tanı konarak hemen tedavi başlandığında, astım akciğerlerde kalıcı bir hasara neden olmamakta ve kişi normal yaşantısına devam etmektedir. Son yıllarda allerjik hastalıklar, toplumun gelişmesine paralel olarak artış göstermektedir. Daha hijyenik bir ortam, çocukluktan itibaren geçirilen bazı tip infeksiyonların sayısında azalma ve çevresel allerjen bombardımanı, bu artışın başlıca sebepleridir. Polikliniğimizde kan ve deri testlerinin yardımıyla besin, solunum ve temas allerjisi tanıları konulmakta, hastalar allerji konusunda bilgilendirilmekte ve tedavileri düzenlenmektedir.
Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH):
Kronik bronşit ve amfizem hastalıklarının ortak adı olan KOAH, özellikle sigara içenlerde, daha nadir olarak da genetik, mesleksel ya da çevresel nedenlerle görülebilir. Sigara içen ve balgam çıkaran ya da nefes darlığı olan çoğu kişi, bunu "normal" kabul etmektedir. Oysa, hiçbir balgam ve hiçbir nefes darlığı “normal” değildir. Sigara içenlerde görülebilen bu yakınmalar, KOAH’ın habercisi olabilir. Akciğer grafisi, solunum fonksiyon testleri gibi tetkiklerle KOAH tanısı konan hastalar, tedavileri düzenlendikten sonra, halen sigara içiyorlarsa sigara bıraktırmaya yönlendirilirler.
Sigara Bıraktırma:
Günümüzde toplum sağlığını tehdit eden en büyük sağlık sorunlarından biri olan sigara, önlenebilir ölümlerden sorumlu olması açısından önem taşımaktadır. Sıklıkla düşünülenin aksine, sigara sadece kronik bronşit ve akciğer kanseri gibi solunum yolu hastalıklarına neden olmaz; mide ülserinden mesane, meme, gırtlak ve dudak kanserine; kalp hastalıklarından damar tıkanıklıklarına dek pek çok hastalığın sigarayla ilişkili olduğu saptanmıştır. Bunca olumsuz etkisi olan sigaranın henüz çok geç olmadan bırakılmasına yardımcı olmak amacıyla kurulan sigara polikliniğimize başvuran kişilerin önce bağımlılık düzeyleri ve tipleri (fiziksel ya da ruhsal) saptanır. Sigaranın zararları ve bırakınca yaşanacak kazanımlar konusunda bilgilendirilen bireyin genel sağlık değerlendirilmesi yapılır. Sigaranın neden olduğu bir sorun saptanırsa uygun tedavi önerilir ve kişinin bağımlılık türüne göre sigara bıraktırma tedavisi (nikotin yerine koyma tedavisi, ilaç tedavisi gibi) başlanır.
Solunum Yollarının Diğer Hastalıkları:
Üst solunum yolu infeksiyonları, zatürre, akciğer zarı iltihabı, tüberküloz (verem) gibi infeksiyon hastalıkları; havayollarında kalıcı genişleme ile karakterli bronşektazi; akciğer damarlarında pıhtı oluşması; pnömotoraks (akciğerde hava kaçağı); akciğerin iyi ve kötü huylu tümörleri; uykuda solunum bozuklukları ve mesleksel akciğer hastalıkları da Göğüs Hastalıkları’nın ilgi alanına girmektedir.
Özür Oranı Hesaplamak :
1-Doğuştan veya kazanılmış akciğer, plevra ve göğüs kafesi hastalıkları veya akciğeri tutan diğer bütün hastalıklarda, solunum ve dolaşım fonksiyonunda bozukluk yapmışsa; Solunum Fonksiyon Testlerine göre değerlendirme yapılır;
a- Az etkilenme varsa 20
b- Orta derecede etkilenme varsa 40
c- Ağır derecede etkilenme varsa veya kronik kor pulmonale gelişmişse 80
NOT: *Yukarıda bahsi geçen hastalıklarda akut dönem geçtikten sonra ve optimal tedavinin ardından Klinik gözlem ve Solunum Fonksiyon Testleri ile değerlendirme yapılır. Solunum Fonksiyon Testlerinin karar vermede yetersiz kaldığı durumlarda arter kan gazları, egzersiz testleri, ekokardiyografi ve sağ kalp kateterizasyonu ile değerlendirme yapılır.
**Solunum Fonksiyon Testleri Göğüs Hastalıkları Uzmanı veya SFT Teknisyeni tarafından yapılır ve sorumlu Göğüs Hastalıkları Uzmanı tarafından yorumlanarak onaylanır, rapor içeriğine FVC, FEV1, FEV1/ FVC % oranları yazılır.
2-Akciğer ve/veya plevra tüberkülozunda verilecek karar tedavi sonunda ve 1. maddedeki ölçeğe göre değerlendirilir.
NOT: *İlaca dirençli kronik tüberkülozlu olgular aynı şekilde uygun tedavi süresinin bitiminden sonra 1. maddedeki ölçeğe göre değerlendirilir.
**Ekstra pulmoner tüberkülozlu olgularda ise tedavi sonunda ilgili branş tarafından özür oranı belirlenecektir.
3- Akciğer, plevra ve toraksın diğer malignitelerinde onkolojinin ilgili maddesine göre değerlendirme yapılır.
4- Toraks cerrahisi uygulanan hastalar (yıllık kontrollere göre) 1. maddedeki solunum ve dolaşım fonksiyon bozukluklarına göre değerlendirilir.
5- Akciğer transplantasyonu olanlarda Özür Oranı % 70 olup, hastanın transplantasyon sonrası durumu 1. maddede belirtilen şekilde değerlendirilerek bulunan değer Balthazard formülü ile eklenerek kişinin özür oranı belirlenir.